Twitter
Visit Us
YOUTUBE
YOUTUBE
LINKEDIN
Share

Kimisi Lozan’da kayıplarımız var diyerek şunu yazar:

“Sevr Anlaşması’nda parçalanan Anadolu topraklarının Lozan’da canlandığı yönünde analizler yapılsa da Osmanlı’nın imzalamak zorunda kaldığı Sevr’in maddelerinin Lozan’da yer alması dikkat çekiyor.”

Adsız

Kimisi de Sevr gösterilerek Lozan’ın imzalatıldığını, yani ölümü gösterip sıtmaya razı ettiklerini iddia ediyor. İngilizlerin “Müslümanları İslâm’dan uzaklaştırmak” için başvurdukları yollardan birinin Osmanlı’nın yerine laik Türk devletinin kurulması olduğunu savunur. Bunlar Sevr’e bakmadan Lozan Antlaşması’na saldırırlar. Çünkü Lozan Atatürk’e, Sevr Vahdettin’e ait. Dert Vahdettin’i aklayıp Atatürk’ü “batıcı, İslam düşmanı” göstererek laik cumhuriyet karşıtlığı yapmak. O halde durum böyle midir, 10 Ağustos 1920’de imzalanan Sevr Antlaşması’nın maddelerini gösterelim. Sevr ile;

1) Edirne ve Kırklareli dahil olmak üzere Trakya’nın büyük bölümü Yunanistan’a, Ceyhan-Antep-Urfa-Mardin-Cizre kent merkezleri Suriye’ye bırakılacak, İstanbul Osmanlı Devleti’nin başkenti olarak kalacaktı.

2) İstanbul ve Çanakkale Boğazları ile Marmara Denizi silahtan arındırılacak, savaş ve barış zamanında bütün devletlerin gemilerine açık olacak; Boğazlarda deniz trafiği on ülkeden oluşan uluslararası bir komisyon tarafından yönetilecek; komisyon gerekli gördüğü zaman Müttefik Devletlerin donanmalarını yardıma çağırabilecekti.

3) İngiliz, Fransız ve İtalyan temsilcilerinden oluşan bir komisyon Fırat’ın doğusundaki yerlerde Kürdistan’a özerklik verilecek; 1 yıl sonra Kürtler dilerse Milletler Cemiyeti’ne bağımsızlık için başvurabileceklerdi.

4) İzmir ili ile sınırlı alanda Osmanlı devleti egemenlik haklarının kullanımını 5 yıl süre ile Yunanistan’a bırakacak; bu sürenin sonunda bölgenin Osmanlı veya Yunanistan’a katılması için halkoylaması yapılacaktı.

5) Osmanlı, Ermenistan Cumhuriyeti’ni 88-93. maddeleriyle tanıyacaktı; Türk-Ermeni sınırını hakem sıfatıyla ABD Başkanı belirleyecekti. ABD Başkanı Wilson 22 Kasım 1920’de verdiği kararla Trabzon, Erzurum, Van ve Bitlis illerini Ermenistan’a verdi.

6) Osmanlı savaşta veya daha önce kaybettiği Arap ülkeleri, Kıbrıs ve Ege Adaları üzerinde hiçbir hak iddia etmeyecekti.

7)  Osmanlı din ve dil ayrımı gözetmeksizin tüm vatandaşlarına eşit haklar verecek, tehcir edilen gayrımüslimlerin malları iade edilecek, azınlıklar her seviyede okullar ve dini kurumlar kurmakta serbest olacak, Osmanlı’nın bu konulardaki uygulamaları gerekirse Müttefik Devletler tarafından denetlenecekti.

8) Osmanlı’nın askeri kuvveti 50.000 olacak, Türk donanması tasfiye edilecekti. Marmara Bölgesinde askeri tesis bulunduramayacak, askerlik gönüllü ve paralı olacak, azınlıklar orduya katılabilecek, ordu ve jandarma Müttefik Kontrol Komisyonu tarafından denetlenecekti.

9) Savaş döneminde katliam ve tehcir suçları işlemekle suçlananlar yargılanacaktı.

10) Osmanlı’nın mali durumundan ötürü savaş tazminatı istenmeyecek, Türkiye’nin Almanya ve müttefiklerine olan borçları silinecekti; ancak Türk maliyesi müttefikler arası mali komisyonun denetimine alınacaktı.

11) Osmanlı’nın 1914’de İttihat ve Terakki’nin tek taraflı olarak feshettiği kapitülasyonlar müttefik devletler vatandaşları lehine yeniden kurulacak.

12) Türk hukuku ve idari düzeni hemen her alanda Müttefikler tarafından belirlenen kurallara uygun hale getirilecek; sivil deniz ve demiryolu trafiği Müttefik devletler arasında yapılan iş bölümü çerçevesinde yönetilecek; iş ve işçi hakları düzenlenecek; eski eserler kanunu çıkarılacaktı.

 “Osmanlı’nın imzalamak zorunda kaldığı Sevr’in maddelerinin Lozan’da yer aldığı”nı iddia etmek aklı geçtik gözle bağdaşmıyor. Lozan’da bugünkü sınırımızdan Hatay hariç (Atatürk’ün çabasıyla 1939’da sınırlarımıza kattık) elde edilen toprak ile haritada görüleceği gibi Ankara çevresi ile sınırlandırılan Sevr’deki topraklar aynı mı!

Sevr’de siyasi, ekonomik, hukuki kapitülasyonlar artarak devam edecekti. Lozan’da ise kapitülasyonları kaldırdık.

Batı’nın dayattığı Sevr’i silahla yırtmak “batıcı, İslam düşmanı” yapmaz.  Lozan ile “Müslümanları İslâm’dan uzaklaştırmak” hedefi yoktur. Aksine özgür bir vatanda kişi inancını rahatça yaşayabilir. Lozan sonrası camiler mi kapatıldı! İbadetler mi yasaklandı?

Hayır. Sorunları laik cumhuriyetin kurulmuş olması. Hedefledikleri şeriat devleti savunanların vatanı emperyalistlere peşkeş çektiğinden utanacaklarına, insanlara İslâm’dan uzaklaşmadan Müslümanlıklarını yaşayabilecekleri bağımsız bir vatan sağladıkları için Kuvvayi Milliyecilere ve Atatürk’e şükranlık beslemeleri gerekir.