Twitter
Visit Us
YOUTUBE
YOUTUBE
LINKEDIN
Share

SUÇ MAHALLELERİNDE BİR KOMANDO

Merhaba. Bu yazımızda, Türkiye’de çok konuşulan konulardan birini ele alacağız. Hemen hemen her ortamda bana yöneltilen sorular ve bitmek bilmeyen çekişmeler neticesinde şu soruya cevap arıyoruz: Adana’nın meşhur suç mahallelerinde özel harekât eğitimli bir komando hayatta kalabilir mi?

Aslında bu sorunun cevabı her gün her dakika dünyanın bazı yerlerinde verilmektedir. Özellikle Latin Amerika ülkelerinde görev yapan yerel istihbarat birimlerinin personelleri, her gün en problemli mahallelere girerek operasyon icra etmektedir. Buna ek olarak, ABD’nin uyuşturucu mücadele birimi ‘’DEA’’ çalışanları da bu tür mahallelerde yeri geldiğinde tek başına çalışmak durumunda kalabilmektedir.

Konuyla ilgili ilk görüşüm; ne tür bir eğitimden geçerseniz geçin, ‘’Afrika’nın ormanında kral, aslandır’’. Gidip görev yaptığınız bölgenin insanını ne kadar taklit ederseniz edin, deşifre olursunuz. Oralı olmadığınız belli olur. Zaten oradaki insanlar kadar rahat da olamazsınız. Konuyu biraz metodik incelerken, eğlenceli bir yazı çıkarma gayretiyle makalemize başlayalım.

Adana Mahalleleri ve Suç

Çukurova Bölgemizin büyük şehirlerinden Adana, kozmopolit yapısı ve kendine has kültürüyle gezip görülmesi gereken, bendenizin de mem1leketidir. Bazı semtlerindeki dar sokaklar, kaçak yapılaşma, işsizlik ve sosyoekonomik düzey düşüklüğü maalesef gençleri kolay para kazanma yoluna ve suç işlemeye itmiştir. Yasaların da pratikte yetersiz olması etkisiyle Adana’ya göçen ve belli mahallelerde yaşayan bu gençler, kendi içinde kurulu bir düzen ve çete savaşlarının ağır etkileriyle suça karışmaktadır. Ülkemizin gerçeği olan, ‘’her şehrin belalı bir mahallesi vardır’’ tezinin Adana’daki en önemli noktaları; Kiremithane, Şakirpaşa, Dağlıoğlu, Cumhuriyet, Hürriyet vs.

Mahallelerin Suç Yapısı

Bu tür suç mahallelerinde insanların hayattan çok beklentisi yoktur. Suçun içinde büyümüşlerdir. Hayatları bir kavga ve gürültüyle geçmiştir. Kiminin kendisi, kiminin akrabaları suç kaydı olan ve bunun çok normalleştiği insanlardır. Bu tür insan psikolojisini daha önceki makalelerimde de zaman zaman anlattım: Suçlu İnsan Profili.

Korkusuz, cahil, suç odaklı, sosyalleşme problemi olan, insancıl olmayan, dengesiz, psikolojik sorunları olan insan. Bu tür insan her yerde var. Ancak bu tür mahallelerde daha fazla.

Konuya biraz daha öznel yaklaşalım: Bu tür mahallelerde yabancı insanları istemezler. Orada oturmayan birinin o mahalleden geçmesini istemezler. Mahalledeki suç durumunun tespiti için çalışan bir polis mensubu olabileceği düşünülerek, mahalleye alınmaz, korkutulur, problem yaratılır ve caydırılır. Mahalle girişlerinde belli noktalarda mahalleli gençler oturur. Gelene geçene bakarlar. Mahallenin içinde işlenmekte olan suçların devamlılığı için bir koruma veya haberci görevi yaparlar. Bu durum, dünyadaki tüm tehlikeli mahallelerde böyledir.

Mahalledeki gençleri geçebilen olduğunda veya o gün gençlerin mahallede beklemediği bir anda gelen yabancılar, evlerin camlarından gözetlenir.

Birazcık da inşaat yapı görünüşünden bahsedelim: Evler genelde tek kat, iki kat veya üç katlıdır. Evler, Güney bölgesinde olmanın getirdiği sıcak hava ikliminden kaynaklı, damlı yapılardır. Yani en üst kat, terastır. Mahalle sokakları oldukça dar, bir arabanın geçeceği kadar bir mesafede ve koridor şeklindedir. Evler bitişiktir, karşı karşıyadır, yoluna bir kere girdiğinizde ikinci bir sokağa kadar çıkamazsınız. Aynı sorundur ki, Silahlı Kuvvetlerimize Sur ve Hendek Operasyonlarında problem yaratmış, topçu ve zırhlı araç desteğinden yoksun bir şekilde piyade meskûn mahal savaşı yaptırmak zorunda bırakmıştır.

Bazı sokaklar çıkmazdır. Hiç insan olmasa bile, sizi gerebilecek ve gergin hissedeceğiniz yerlerdir. Nereden mi biliyorum? Ben de öyle mahallelerden birinde çocukluk geçirdim.

Mahallelerdeki Suç Tipleri

Bu mahallelerde, ekonomik yetersizliklerin şekillendirdiği suçlar ve suç işleme yöntemleri vardır. Her ne kadar maddi kısıtlamalar olsa da, mahallelerdeki suça meyilli şahıslar yasadışı yolla silah ve suç aleti temin etmektedir. Herhangi bir imkân olmaması üzerine de kendi yaptıkları şişler, günlük hırdavat aletlerinden kesici/delici soğuk silahlar ve Molotof kokteyli gibi yanıcı/patlayıcılar yapmaktalar.

Bu bilgilerden hareketle mahallelerde; bıçaklama, darp, gasp, yankesicilik, adam kaçırma, uyuşturucu madde ticareti ve cinayet vakaları yaşanmaktadır. Ateşli silahla yaralama ve öldürme vakaları sık sık yaşanmakla beraber, mesken kundaklama ve sabotaj faaliyetleri de, özellikle çeteler arası mücadelelerde, yaşanmaktadır. Adana’dan hareketle, farklı illerimizdeki mahallelerin farklı suç oranları ve tehdit seviyeleri vardır. Aynı şekilde, başka ülkelerdeki suç mahallelerinin seviyeleri de ülkemizdekilerle eşleşmeyebilir.2

Dünyadaki suç mahalleleri örneklerine baktığımızda; karşımıza terörizmin hâkim olduğu Ortadoğu ve Latin Amerika mahalleleri gelmektedir. Ortadoğu’da Irak, (2011 itibariyle) Suriye, Gazze, Batı Şeria, Libya ve Mısır gibi ülkelerin terör hâkimiyetindeki mahallelerinde bırakın gezmeyi; üstünden helikopterle bile geçseniz vurulma ihtimaliniz çok yüksek. Ortadoğu’da genel suç ‘’silah ticareti’’ ve ‘’insan ticareti’’ ve uluslararası organizasyonlara karşı silahlı saldırı, adam kaçırma ve terör yaratma olarak vuku bulmaktadır.

Latin Amerika ülkelerindeki kültürel yapı gereği, suçlar biraz daha çeşitlilik gösterir. Kıtanın bitmeyen en büyük problemi, ‘’çete savaşlarıdır’’. Yaygın bilinen ismiyle ‘’Cartel’’ denilen bu çeteler, Latin Amerika ülkelerindeki uyuşturucu üretimi ve satımı konusunda pastadan pay alabilmek adına birbirleriyle çatışmaktadırlar. Her zaman olduğu gibi, en büyük sıkıntıyı hep siviller yaşamaktadır. Çete savaşları öyle sert boyutlarda yaşanır ki, çoğu zaman yerel kolluk kuvvetleri yetersiz kalmakta ve bölgenin söz sahibi ülkesi ABD’den istihbarat ve operasyonel yardım istemektedir. Çeteler, kendilerine karşı gelen kolluk kuvvetleri ve devlet birimlerine de ciddi tehdit oluşturmaktadır. Geçen ay (2019-Aralık) yakalanan uyuşturucu baronunun oğluna neler olduğunu hatırlayın; devlet başkanı canlı yayında barondan gelen tehditleri okumuş, çocuğu salıvermek zorunda kalmıştır.

Meksika’nın Huarez (Cuidad de Juarez) bölgesinden Brezilya’nın ‘’favela’’larına, girilmesi neredeyse imkânsız mahalleler bulunmaktadır. İki yere ve daha birçok örneğe gitmiş birisi olarak söyleyebilirim ki, bu dünyada her kim olursanız olun sağ çıkamayacağınız ürkütücü yerler mümkün. Latin Amerika’daki ziyaretlerim genel olarak askeri ve eğitim amaçlı olduğu için, bu mahallelere yoğun bir askeri güç girdiğinde ziyaret etme şansı yakalamıştım. İnsanların gündüz vakti diri diri yakıldığı, cesetlerin köprülere ve trafik ışıklarına (ibret olsun diye) asıldığı yerler! Ne kadar aciz ve güçsüz olduğunuzu hatırlayacağınız türde yerler. Doğrusu Türkiye’de bile böylesi bir canilik görmemiştim!

Özetle, Amerikan Ordusuna ‘’asker olarak’’ sızıp, ağır silahları yıllarca çetelerine kaçıran insan toplulukları, müthiş bir iletişim ve istihbarat ağı, gayrı nizami harp uygulayan silahlı ekipler, hükümetin içine yerleştirilmiş adamlar, baskı, zorbalık.

Karakterimiz: Suç Mahallelerine Düşen Bir Komando

3Metaforumuza bir göz atalım: Özel eğitimli bir asker Adana’da gezerken, bilmediği bir sokağa giriyor. İşte o an geldi, suç mahallesi. Askerimiz; Silahlı Kuvvetlerin en özel birimlerinde çalışmış, her türlü silah ve yakın dövüş eğitimini almış, son yıllardaki operasyonlarla meskûn mahal muharebelerinde tecrübe edinmiş bir personel. Yukarıda anlattığım tipte mahalleler herkes için tehlikeli. Peki ya kahramanımız?

Öncelikle, askerimiz hemen bir durum değerlendirmesi yapıyor. Bir sokak girişi, 200 metre ötede dört kişilik bir genç grubu (mevsime uyumsuz giyinmişler),sokakta hiçbir çıkış yok. Sadece dik bir şekilde devam ediyor. Evler ikişer katlı. Gecekondu ve eski. Pencerelerin ardı da belli değil. Özetle bu, problem yaratabilecek bir sokak. Kahramanımız hemen bir hikâye uyduruyor ve tersten çalışmasını yapıyor. Hikâye, sorgulanacağını bildiği için. Hikâyesi karmaşık, kafa karıştırmak ve suçu zekâyla engelleyebilmek için. Adımlarını yavaşlatıyor. Adrenalin salgılayan vücudunu bilinçli tutabilmek için dört saniye boyunca nefes alıyor, sekiz saniye boyunca nefesini tutuyor ve sekiz saniyede yayarak nefesini veriyor. Bu apnea nefes yöntemiyle nabzı daha fazla yükselmeyerek, adrenalinin beynini devre dışı bırakmasını engelliyor. Cebinde taşımış olduğu anahtarının sivri ucunu eline yerleştirirken dört kişilik grup, askerimizi keşfediyor ve dikkatlice bakmaya başlıyor. O sırada askerimiz, gençlerden önce yer alan evlerden birinin boş olduğunu anlık fark edip, kapısını çalıyor. Tabii ki açan yok. Şaşırmış gibi yapıp, geri dönecekken genç grup askerimizin üstüne geliyor: ‘’Kime baktın?’’. Askerimiz, hikâyesini oynamaya başlıyor ve karşı tarafın tatmin edici bulmasını umarak sokakta pozisyon alıyor. Askerimiz tecrübeli. Arkasını daima duvara yakın tutması gerektiğini biliyor. Çünkü bir mücadelede arkanızı kaptırırsanız, hiçbir şansınız kalmaz. Daha sonra askerimizin ilk yaptığı, sağlam bir adım pozisyonu alarak genel vücut postürünü bir çatal ayak gibi sabitlemek. O, her şeye hazırlıklı. Bir elinde anahtarı, suratları çizmek için hazır bekliyor. Diğer eli, ona koruma yapacak şekilde göğüs hizasında. Karşısından gelmekte olan dört genci hızlı bir risk analizine tutuyor; önce ellere bakıyor, boş mu, yoksa alet var mı? Daha sonra hemen bel hizasına ve kolun vücuda yapışık olup olmaması durumuna odaklanıyor; belde silah var mı, eller bir şeyi gizliyor mu, diye. Daha sonra yürüyüş düzenlerine bakıyor; en önden kim geliyor? Grubun alfası kim? Onu indirirse, diğerlerinin kaçabileceğini iyi biliyor. Son olarak da, en önemlisi, kişilerin yüzlerini okumaya çalışıyor, saldırı durumu mu var, yoksa sorgu ve merak mı mevcut. Saldırı olacağını hissettiği an, ilk vuran olması gerektiğini, ancak böyle kazanabileceğini biliyor. Kendisini araya almak isteyeceklerini, içlerinden birinin mutlaka bir bıçak çıkartıp yaralayabileceğini biliyor. O, Silahlı Kuvvetlerdeki eğitmenlerinden ‘’birden fazla kişiyle mücadele ederken geri giderek kalabalığı hep önünde tutmaya çalışması gerektiğini’’ öğrenmiş. Bu hikâyeden almamız gerekenleri alıp, yolumuza devam edelim. Çünkü göğüs göğse mücadelelerde ne kadar teknik de bilseniz, bazen şanssızlık yaşayıp yara alabilme ihtimaliniz çok yüksek. Yapılacak en önemli müdahale, size vurulmadan sizin herkesi hesaplayarak ve vital noktaları düşünerek vuruşlar yapmanız ve alanı acilen terk etmenizdir.

Suç Mahallelerinde Sokakta İlerleme Metotları

Suç mahalleleri fakirdir. Sokakları bakımsız, evleri derme çatma, yolları bozuktur. Dardır sokakları, evler bitişiktir. Sektörlere ayırarak ilerlemek gerekir. Yürürken 200 metre ötesine de bakmalı; aynı zamanda evlerin içinin de –özellikle çatıları, kontrol edilmelidir. Her durum için bir acil durum hareket tarzı oluşturulmalıdır. Önden silahlı grup gelirse ne yapacağım? Yandan veya arkadan bir grup yaklaşırsa ne yapacağım? İki yönden sıkıştırılırsam ne yapacağım? İşlenen bir suça şahit olursam ne yapacağım? Bütün bu durumların hareket tarzlarının önceden kısaca belirlenmesi, olay olunca acil olarak planlanan yönde harekete geçilmesi gerekir. Bizce neler yapılabilir, bir bakalım.

Sorun-1: Çeşitli Yönlerden Yaklaşan Şahıs;

1.Muhtemel kaçış yollarına bak. Var ise, oraya doğru yönelerek adımlarını hızlandır.

2.Gelen şahsın karakter analizini vücut ve mimik hareketlerine bakarak anlamaya çalış, saldırgan yapısı var ise, koşarak kaçışı göz önünde bulundur.

3.Gelen şahsın ellerine, beline ve bir şey saklayıp saklamadığına odaklan.

4.Şahsı kesinlikle bir kol boyundan daha yakınına sokma.

5.Elinde avcunda anahtar, kart, gazete ve ne var ise, bir silah olarak kullanabilmek adına sivri taraflarını tut.

6.Kişi ile yaşayabileceğin fiziksel sürtüşmede, vital noktaları hedef al ve kaçışı düşün.

Sorun-2: Çeşitli Yönlerden Yaklaşan Bir Grup İnsan;

1.Yukarıdaki maddelere ek olarak; mümkün mertebe grubun içinde kalmamanızı öneriyoruz. Bunun için de, grubu kısa sürede (ve size henüz uzakken) tespit etmeniz çok önemli. Algılarınızı ve farkındalığınızı açmanız gerekir.

2.Bir grup insanın saldırısı veya rahatsızlık vermesinden bahsederken şunu unutmayacağız; asla çevremizi sarmalarına izin vermemek gerekir.

3.Geri geri gelerek, grubu hep önümüzde tutmamız gerekiyor.

4.Her türlü zihinsel hileyle yönlendirme ve drama metotlarını kullanarak, grubun liderinden ve ana fikrinden yana bir politika çizerek, deyim yerindeyse ‘’suyuna gitmeliyiz’’.

5.Her durumda ‘’kaçış’’ opsiyonunu düşünmemiz gerekir. Kaçış, iyi bir şekilde planlanırsa başarıya ulaşır. O yüzden, geçtiğiniz sokakları aklınızda tutarak bir kaçış rotası oluşturmanız gerekir. Sokağın ‘’henüz görmediğiniz’’ yerlerine (yani ileriye doğru) kaçmaktansa, daha önce bir kere görmüş olduğunuz geçmiş sokakları kaçış yollu kullanmak daha mantıklıdır.

Sorun-3: Sokakta İşlenmekte Olan Suça Şahit Olmak;

1.Durumu önceden fark etmeniz çok mühim. Fark eder etmez ivedilikle saklanmanız veya yön değiştirmeniz gerekmektedir. Bunu yapabilmek için, genel kuralımız olan ‘’sokak ortasında değil de, bina kenarlarından yürümek’’ kuralını uyguluyor olmanız gerekir.

2.Sokakta yürürken ‘’5 adım sonra nereye saklanacağım?’’ sorusunu ve cevabını sürekli sorun ve cevaplayın.

3.Suça şahit olunduğu an ivedilikle yön değiştirilecek veya geri dönülecektir. Kesinlikle izlemeye çalışmak, ‘’daha sonra polise söylemek üzere’’ bilgi toplamak vs. yapılmayacaktır.

Sorun-4: Evlerden veya Sokaktan Silah Atışı Almak/Duymak:

1.Silah/patlama seslerinde veya bir olay durumunda yapılacak ilk şey; İlkyardıma ihtiyacınız olup olmadığını tespit etmek ve kendinizi korumak adına güvenli bir alana geçmek ve saldırının geldiği yönü tespit etmektir. Bu tür kısıtlı imkân sunan sokaklarda güvenli yer azdır. Bir çöp bidonunun arkası, bir evin girişine uzanan merdiven ve boşluk, bir aracın arkası, bir zemin kat balkonunun altı, kısacası size etki edip hayatınızı tehdit edecek unsurla aranıza girebilecek her şey.

2.Vücudunuzu genel olarak elleriniz ve gözlerinizle kontrol etmeniz, varsa yaralarınıza müdahaleye başlamanız gerekir.

3.Silahlı saldırı yaşamak, ziyadesiyle insanın adrenalinini ve kalp atım hızını en üst seviyeye çıkartan bir olaydır. Bu noktada nefes kontrolünüz çok önemlidir. Derin nefes alarak ve apnea nefes teknikleri kullanarak sakinleşmeli ve doğru analizleri yapmak zorundasınız.

4.Muharebe, dinamik işleyen bir sistemdir. İlk şoku atlattıktan sonra ivedilikle, ikinci sıçrayacağınız yerin arayışına girmeniz gerekir.

5.Eğer imkân ve vaktiniz var ise, emniyet birimlerine haber verme seçeneğini mutlaka değerlendirmelisiniz. Bu noktada bulunduğunuz yeri tane tane ve net olarak bildirmeniz lazım.

6.’’Himayeli sıçrama’’ dediğimiz teknikle, yavaş yavaş geri çekilmek, en temel hedefiniz olmalıdır.

7.Genelde illerimizde bulunan demir ve tekerlekli ayaklı çöp bidonlarımızın arkasında kalarak, yavaş yavaş geri çekilme de değerlendirilebilir.

Sorun-5: İki Grubun Sizi Sokakta Sıkıştırması:

1.Bu konuya dair yapabileceğiniz çok bir şey bulunmamaktadır. Eğer imkânınız var ise, acilen bir eve veya korunaklı bir yere girip emniyet birimleriyle irtibat kurabilirsiniz.

2.Kalabalık ve öfkeli bir grubun içine girmek zaman zaman avantajlı olabilir. Lakin çıkan kargaşadan sıyrılabilmek (eğer hedef olarak tek kişiyseniz) zor olacaktır. Size yaklaşmakta olan iki grubun kısa bir değerlendirmesini yapıp, daha az tehdit olan gruba yönelebilir ve bu şekilde kurtulabilirsiniz.

3.Ne olursa olsun kimsenin sizi fiziksel olarak tutmasına izin vermeyin. Vücut dengenizi bozacaktır. Yere düştüğünüz zaman, kurtuluşunuz karşı tarafların insafına kalacaktır.

4.Yere düştüğünüzde ‘’cenin pozisyonu’’ almak, ilkyardım açısından iyi bir seçenek olacaktır. Cenin pozisyonunda kafanızı, karnınızı, atardamarlarınızı koruyor olursunuz. Tekmelemeler size ölümcül etki etmeyecektir.

5.Savaş sanatlarında karşınızda duran düşman hattını etkisiz hale getirmenin ilk kuralı, hattın zayıf noktasını bulmak ve oradan geçmektir. Bu durum, karşınızdaki kuvveti ikiye bölecektir. Bu durumu bir seçim olarak değerlendirebilirsiniz. Ancak, çabuk analiz yapmanız gerekir.

Özetle…

Genel kural; kaçacak şansın yoksa savaşmak ve karşı koymak seçeneklerini düşünmeye başlamanız gerekir.

Diğer genel bir öneri olarak; kötü bir muhitte olduğunuzu anladığınız an, iletişim araçlarını acil aramalara hazır hale getirebilirsiniz. Bazı bölgelerde telefonlarımızın arananlar kısmına özellikle acil durum irtibat numaralarını kaydediyoruz ki, mümkün olan en kısa telefon kullanımıyla bu numaralara ulaşmayı hedefliyoruz.

Bir suçun mağduru olmamanın ilk kuralı, o suçun olmasına yol açan sebepleri önlemektir. Gittiğiniz yeri öğrenmeniz, araştırmanız, çeşitli seyahat planları yapmanız sizi hayatta tutacak, güvenli bir şekilde hayatınızı idame ettirecektir.

Yakın savunma tekniklerini biliyor olmanız, bir konuda uzman seviyede olmanız elbette önemli. Ancak iki kişiden fazla gelen saldırganlara bu teknikleri o daracık sokaklarda nasıl uygulayacaksınız? Bu da bir soru işareti…

Silah konusuna da değinmeden edemeyeceğim. Silah taşıyorsunuz ve bu şekilde bir tehditle karşılaştınız. Hedeflerinizi etkisiz hale getirdiğinizden ve gizli hedefleriniz olmadığından emin olmalısınız. Çünkü suç mahallelerinde istisnasız herkes silah taşımaktadır. Sizin silah çıkarmanız, onların da silah kullanmasını meşru kılacaktır. Muharebede ‘’relatif üstünlük’’ çok büyük öneme sahiptir. Tek başına bir kuvvetin, çoklu ve bilinmeyen kuvvete karşı silahlı mücadeleye girmesi akıldışıdır. Yaşam ve hayatta kalma, şansa ve kadere bağlı hale gelir.

Son olarak, suç mahallelerinin askeri muharebe sahalarında da ‘’en zorlayıcı saha’’ olduğunu, bunun da binlerce bilinmez sektörden oluşmasından kaynaklı olduğunu unutmayınız.

Güvenli bir hafta geçirmeniz dileğiyle..