Stresle dolu bir yaşantıda ülser, yüksek tansiyon, kalp hastalığı ve hatta kanserlere daha çok rastlandığı hem yaygın bir inanıştır hem de bunu destekleyen bilimsel çalışmalara rastlamak mümkündür. Uzun süren ya da tekrarlayan, işle, aileyle ilgili olan veya bir hastanın, bir yaşlının bakımını üstlenmenin getirdiği yoğun stresleri mümkün mertebe yenebilmenin yollarını aramamız gerekiyor. Bu tarz stresleri çeşitli sağlık sorunlarının tetikleyicisi olarak ...
Prof. Dr. Osman AKDEMİR
HAKKINDA
18.11.1966’da İzmir’de doğdu. Ortaöğretimini Bornova Anadolu Lisesi’nde tamamladı. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden 1990 yılında mezuniyetini takiben Konya, Hüyük İlçesi Köşk Kasabası’nda hükümet tabibi olarak mecburi hizmet yükümlülüğünü yerine getirdi. Kardiyoloji uzmanlık eğitimini 1995 yılında Siyami Ersek Göğüs Kalp Damar Cerrahisi Merkezi’nde tamamladıktan sonra vatani görevini 1996–1997 yıllarında Diyarbakır Asker Hastanesi’nde yedek subay, kardiyoloji uzmanı olarak yerine getirdi. 1997–1998 yıllarında Giresun Devlet Hastanesi’nde kardiyoloji uzmanı olarak çalıştı. 1998 yılında uzman doktor olarak başladığı Trakya Üniversitesi Kardiyoloji Anabilim Dalı’nda 1999 yılında yardımcı doçent, 2004 yılında doçent unvanlarını kazandı. 2005–2006 yıllarında Anadolu Sağlık Merkezi, Gebze, Kocaeli’de, 2006–2008 yıllarında Universal Hospital, Kadıköy’de uzman doktor olarak görev yaptı. Kardiyoloji branşında transtorasik, transözofajiyal, intraoperatif ekokardiyografi, transradial koroner anjiyografi ve girişimler, kapak hastalıkları, diyabet kalbi, stres testler üzerinde ağırlıklı olarak çalıştı. 2009 – 2012 yılları arasında görev yaptığı Maltepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalı’nda 2010 yılında profesör unvanını alan Osman Akdemir’in uluslararası ve ulusal dergilerde yayınlanmış 40 civarında makalesi ve yazmış olduğu 3 kitap bölümü bulunuyor. Meslek dışı hobileri edebiyat, tarih ve müzik olan Prof.Dr. Osman Akdemir Almanca ve İngilizce biliyor.
YAZARIN MAKALELERİ
“Oksijeni dokularda tüketilmiş “kirli” kan toplardamarlar yoluyla kalbe geri döner. Buradan akciğerlere pompalanır. Akciğerlerde oksijenlenerek “temiz” kan olarak tekrar kalbe gelir. Buradan vücuda atardamarlar aracılığıyla iletilir.” Bu temel bilgi günümüzde okullarda kırmızı ve mavi renklerle küçük dolaşım & büyük dolaşım” tabirleriyle öğretilir. Bugün “bunu herkes bilir” diyebildiğimiz kan dolaşımı sisteminin anlaşılabilmesi, sonu zaferle biten, uzun ve sancılı bir keşif serüveni ...
Sigara kullanımının yaygın olduğu, yağlı gıdalar tüketmeyi seven Fransız toplumunda koroner damar hastalığına diğer toplumlardan daha az rastlandığı anlaşıldığında bu sürpriz durum Fransız paradoksu olarak adlandırıldı. Başlarda bu fayda kırmızı şarabın kalp damarlarını damar sertliğinden koruyucu antioksidan ve pıhtı oluşumunu önleyici etkileriyle açıklanmış olsa da daha sonra yapılan araştırmalar başka alkollü içkilerle de, başka toplumlarda da benzer bulgularla sonuçlandı. Günümüzde ...
Gebelik esnasında anne adayının yüksek tansiyon ve aşırı kilo alımından korunmasının çocuğun erişkin döneminde kalp & damar sağlığına katkıda bulunduğunu, Düşük doğum ağırlığıyla (<2500 gr) dünyaya gelenlerin erişkin yaşlarda hipertansiyon ve kalp & damar hastalığı risklerinin normalden yüksek olduğunu, Düşükle sonuçlanan gebelikleri olan kadınlarda, muhtemelen ortak damar hastalığı zemini söz konusu olması nedeniyle sonraki yıllarda koroner kalp hastalığı, kalp krizi ...
Birinci derece akrabalarında 60 yaş altında ani ölüm bulunan bireylerin kalp & damar hastalığı ve ani ölüm risklerinin detaylı olarak araştırılması gerektiğini, Birinci derece akrabalarında 50 yaş altında aort anevrizması saptanan bireylerde benzer durumun varlığının araştırılması gerektiğini, Üç damar hastalarında ilaç kaplı stentlerle tedaviyle karşılaştırıldığında bypass cerrahisiyle uzun vadede kalp krizi, inme, tekrar girişim ihtiyacı ve ölüm olasılığının düşük olduğunu, Erkekler üzerinde yapılan bir ...
Doktorun telaffuz ettiği kelime kulak hafızamıza biraz değişerek yerleşir ve “üfürme”, “üfürük” gibi yanlış sözcüklerle anarız; doğrusu “üfürüm“dür. Galiba bende sağlıklı bir kişide olmayan bir ses duydu dinleme cihazıyla der, telaşlanırız. Hele çocuğumuzda işitildiyse endişemiz karalar bağlama noktasına gelir. Bir ekokardiyografi randevusu verilmiştir. Sonucu öğreneceğimiz o gün bir türlü gelmek bilmez. Üfürüm hekimin stetoskop adı verilen cihazla kalbi dinlerken işittiği bir ...
Egzersizin sağlığımıza olumlu katkısını yeni öğreniyor değiliz; bir bakıma yeniden öğreniyoruz. Ege’nin insanlığa armağan ettiği büyük hekimler Hipokrat ve Galen bin yıllar öncesinde sağlıklı bir ömür sürmenin spor yapmakla mümkün olduğunu bildirmişlerdi. Savaşlarda, kıtlıklarda, salgınlar nedeniyle ortalama insan ömrünün 30 yılı pek aşamadığı yüzyıllar süren karanlık dönemler sonrasında enfeksiyonlarla başarılı mücadele, beslenmenin artması, ekonomik durumlarda düzelme ve kentleşme gibi köklü ...