…
YERİN ALTI 1529 DERECE!
16 Ocak 2025 tarihinde İngiltere; Ukrayna ile 100 yıllık bir Ortaklık Antlaşması1 imzaladı. Bu ortaklık anlaşması kapsamında askeri, ekonomik, kültürel ve endüstriyel birçok konunun gündeme alındığını görüyoruz. Anlaşmanın kendisi elbette ayrı bir çalışma konusudur ve “modern sömürgecilik” anlayışı kapsamında değerlendirilebilir; fakat burada özellikle dikkatinizi çekmek istediğim bir konu var ki; savaşın çıkış ve muhtemel bitiş sebeplerinden bir tanesi: “Nadir Toprak Elementleri”.
Topraktaki Hazineler
Nadir toprak elementleri kimyasal açıdan skandiyum, yitriyum ve lantanitlerin içinde bulunduğu bir grubu içine alıyor ve bu elementler metalürjide, seramik ve cam yapımında, petro-kimya endüstrisinde, elektronikte ve nükleer enerji üretiminde kullanılmaktadır.2 Bu yazının başlığındaki 1529 derece ise lantanidler grubuna ait “Evropyum” elementinin kaynama noktasıdır ve bu element Avrupa’ya da adını veren Yunan mitolojisindeki Fenikeli prensesten almaktadır. Nadir toprak elementlerinin bir başka özelliği ise “yeşil teknoloji” endüstrisinin “petrolü” konumunda olmasıdır. Fransız gazeteci Guillaume PİTRON, 2018 yılında yazdığı “La Guerre Des Métaux Rares” (Nadir Elementler Savaşı)3 isimli kitabında bu konuya değinmiş ve yeşil enerjiye geçişin jeopolitik olarak yeni bir harp alanı yarattığından ve bu harp alanının da “nadir toprak elementleri”nin bulunduğu ülkeler olduğundan bahsetmiştir. Yeni çağın enerji alt yapısı; bu elementlere göre şekillenecek gibi görünüyor ve herkes bu pastadan payını almak istiyor. Batı ise yarışa dezavantajlı başladı diyebiliriz çünkü günümüzde dünyadaki nadir toprak elementlerinin yüzde 60’ını Çin üretiyor ve yine Çin dünyadaki nadir toprak elementlerinin yüzde 90’ını işliyor.4 Bu da Çin’in bu sektörde monopol konumda olması anlamına geliyor. Bu ise; özellikle savunma sanayiinin bu elementlere dayanması ve gelecekte daha da dayanacak olması nedeniyle bir “casus belli”dir. Başka bir değişle; Asya-Pasifikte çıkacağı öngörülen savaşın temel sebeplerinden birisi budur. Savaş ile Çin’in monopolü kırılmaya çalışacaktır.
İngiltere için ise bu konu savunma sanayisi ve endüstrisi açısından önemlidir. Geçmişte kömür üretimini elinde tutarak on dokuzuncu yüzyılın büyük hegemonu olmayı başaran İngiltere, bu yeni çağda nadir toprak elementleri yarışında öne geçmeyi ve böylece yeniden dünyanın lider ülkesi konumuna yükselmeyi hedefliyor. Ukrayna’yla yaptığı anlaşmanın 5. Sütunu olan “Enerji, İklim ve Temiz Enerji Dönüşümü” isimli bölümünün dördüncü bendinde “Ukrayna’nın kritik mineraller stratejisinin ve Ukrayna’nın doğal kaynaklarından azami fayda sağlanması için gerekli düzenleyici yapıların geliştirilmesinin; olası bir Ortak Çalışma Grubu kurulması yoluyla desteklenmesi” şeklinde bir ifade yer alıyor ve bütün maddelerde temiz enerjiye geçişin İngiltere tarafından destekleneceği belirtiliyor. Bütün bunların anlamı ise elbette anlaşmanın 1. Sütununda da belirtildiği üzere “savunma ortaklığı”; yani İngiltere’nin garantörlüğünde Ukrayna’nın korunması ve buna karşılık İngiltere’nin Ukrayna’nın nadir toprak metallerine erişim hakkını elde etmesidir.
Ukrayna; nadir toprak elementleri açısından zengin bir ülkedir ve berilyum, titanyum, lityum, galyum gibi elementlerin rezervleri buradadır. Şubat 2022’de başlayan savaştan önce ise Ukrayna savunma sanayii için önemli bir titanyum tedarikçisiydi.5 Bu elementler ise İngiltere’deki Kritik Mineraller İstihbarat Merkezi (CMIC) tarafından yayınlanmış olan “2024 Birleşik Krallık Kritiklik Değerlendirmesi” (UK 2024 Criticality Assessment) raporundaki 2024 yılı için Birleşik Krallık Kritik Elementleri tablosunda belirtilen elementlerdir.6 İngiltere’nin yaptığı anlaşmaya benzer bir biçimde ABD de Ukrayna ile bir anlaşma imzaladı ve bu anlaşmada da “…Anlaşması’nda belirtilecek şartlarda, büyük ölçüde benzer bir kalite veya miktardaki ürünün alımı için herhangi bir üçüncü tarafa maddi olarak daha elverişli finansal veya ekonomik şartlar teklif etmekten kaçınması şartı” konulmuştur.7 Burada şartı koyan taraf ABD ve şarta uyması beklenen taraf ise Ukrayna’dır; ayrıca “ürün” olarak belirtilen de Ukrayna’nın mineral/enerji kaynaklarıdır. Bu maddeden anlaşılacağı üzere ABD, Ukrayna nadir metaller pazarındaki yegâne büyük oyuncu konumuna gelmek istemektedir. Tabii bütün bunlardan çıkaracağımız başka bir anlam ise; ABD ve İngiltere’nin bu rekabet oyununda kendi başlarına oynamaları sonucunda birbirlerine rakip olduklarıdır. İngiltere sadece burada da değil; Ukrayna’yla AB ülkelerinden ayrı bir anlaşma yaparak da Brexit sonrası sahiplendiği ayrılıkçı politikayı sürdürmekte.
Rusya İşgalinin Görünmeyen Kısmı
Burada paylaşmak istediğim bir başka önemli nokta da Ukrayna’nın nadir elementlerinin büyük çoğunluğunun Rusya’nın işgali altında bulunan Donetsk bölgesinde olduğudur. Aşağıdaki haritada kırmızı kesik çizgilerle gösterilen bölge jeolojik havzayı işaret etmektedir ve sarı oklar ise Rus işgallerinin harita üzerindeki gösterimidir.8 Ukrayna’nın büyük nadir metal havzası ise Donetsk bölgesindeki jeolojik havzanın içinde bulunmaktadır. Buradan da görüldüğü üzere; Rusya sadece topraklarını genişletmek değil de bu stratejik bölgeyi kendisine katarak milli güç unsurlarını kuvvetlendirmek niyetindedir. Gelecekte Ukrayna ve Rusya’nın yapacağı barış antlaşmasının temellerinden birini de bu bölgede bulunan nadir element rezervi ve onun akıbeti oluşturacaktır.
Harita: Ukrayna’nın başat yer altı zenginlikleri ve Rus işgalleri. Sarı oklar Rus işgallerini, kırmızı kesikli çizgiler jeolojik havzaları, kırmızı yuvarlak noktalar petrol alanlarını, pembe yuvarlak noktalar gaz yataklarını ve kahverengiyle boyanmış alanlar ise Rusya’nın kontrolü altındaki alanları göstermektedir.
Orta Asya Oyunları
Bütün Avrupa’yı endişeye sevk eden bu “1529 derecelik” sıcak harp alanı; özellikle İngiltere açısından Ukrayna ile sınırlı kalmadı. Ukrayna’dan Orta Asya topraklarına geçecek olursak; 2023 yılında yayınlanan “Birleşik Krallık-Orta Asya Bölgesi Kalkınma Ortaklığı Özeti”nde9 Orta Asya Bölgesi’nin Birleşik Krallık için önemine değiniliyor ve özetin “Prosperity” (Refah) başlığı altında İngiltere’nin Orta Asya ülkeleriyle yenilenebilir enerji ve kritik mineraller kapsamında stratejik projeler ve hükümetler-arası ekonomik iş birliği hedeflerinden bahsediliyor. Bu raporu takiben İngiltere Dışişleri Bakanı Cameron Orta Asya bölgesindeki devletlere bir dizi ziyaret gerçekleştirdi ve Tacikistan, Özbekistan, Kırgızistan ve Kazakistan ile mutabakat zaptları imzaladı ve bu ülkelerle yeni anlaşmalar yaptı.10 Yine aynı dönemde İngiltere-Tacikistan arası direkt uçuşlar hayata geçirildi. İlerleyen yıllarda da bu iş birliğinin dozunun giderek arttığını izliyoruz. 2024 yılında Moğolistan ile nadir mineraller konusunda iş birliği anlaşması11 yapan İngiltere, aynı yıl Kazakistan ile de aynı konuda iş birliği için yol haritası imzaladı.12 Bu anlaşma kapsamında teknolojik partnerlik kadar “yetenek geliştirme”nin de ele alındığını görüyoruz. Yakın zamanda Kazakistan’da önemli miktarda nadir toprak elementleri yatağı bulunduğunun açıklanmasını13 da göz önüne alırsak; Kazakistan’ın öneminin giderek artacağını ve İngiltere ve Avrupa’yla ilişkilerinin de derinleşeceğini söyleyebiliriz. Yine 21 Mayıs 2025 tarihinde İngiltere-Tacikistan ortaklığında Londra’da bir Maden Forumu düzenlendi.14 Sanayicilerin, uzmanların ve bakanlık temsilcilerinin katıldığı bu forumun ana amacı ise madencilik konusunda İngiltere-Tacikistan iş birliğini arttırmak olarak açıklandı. Bu “nadir metal yarışı”ndaki başat İngiliz firmalarından bazıları ise Rio Tinto Mining and Exploration Limited, Skyfall LTD, Pallas Resources Limited, Нidden Owl Pty Ltd, Ivanhoe Mines Limited ve East Star Resources PLC şirketleridir.15
Bütün bu faaliyetlerden de görüleceği üzere İngiltere, Orta Asya politikasını değiştirmiştir ve artık burada daha aktif bir rol üstlenecektir. İngiltere’nin “Yeni Dönemi” olarak tanımlanabilecek bu hamlelerin arkasında bu bölgenin jeopolitik önemimin giderek artması ve Avrupa-ABD’nin bölgedeki hakimiyet yarışında İngiltere’nin geri kalmak istememesi de yatmaktadır. Daha geniş bir ölçekte ise Avrupa ve İngiltere’nin Rusya’nın askeri, Çin’in ekonomik ve ABD’nin de politik baskısını öncelikli olarak hissettiğini ve hem Çin ile Rusya’yı nüfuz anlamında sıkıştırmak hem de ABD’ye alternatif yaratmak anlamında Orta Asya ile ilişkilere ağırlık vereceğini söyleyebiliriz. Tabii bu politikaların ek getirileri de olacak; örneğin Güney Kıbrıs’ta Orta Asya Türk Devletleri’nin elçilik açması; Avrupa ve İngiltere’nin Orta Asya’da izledikleri “ekonomi ve kalkınma” politikalarının direkt bir sonucudur.
Değerlendirme ve Sonuç
Sonuç olarak nadir metaller çağımızın petrolü konumuna gelmiştir ve hem Rusya-Ukrayna Savaşı hem de ABD, İngiltere ve Avrupa’nın Çin’e karşı ellerindeki nadir metal madenlerini arttırmak için hayata geçirdikleri ekonomik, diplomatik ve politik hamleler bunu açıkça ortaya koymaktadır. Bu yazıda özellikle İngiltere’nin anlaşmalarına odaklandığım için ABD, Rusya ve Avrupa kapsam dışı kaldı fakat önümüzdeki günlerde ABD’den sonra Avrupa ve Rusya’nın da nadir metaller konusunda masaya oturmak isteyeceklerini söyleyebiliriz. İngiltere ise Ukrayna konusunda elini çabuk tutarak anlaşmayı yapan ilk ülke oldu. Dünya genelinde kolonilerinden çekiliyormuş gibi görünen İngiltere’nin buraya harcadığı kaynakları nadir metallerin çıkarılması ve işlenmesine aktaracağını ve bu sayede güçlü bir askeri kaynak elde edeceğini değerlendiriyorum. Politik ve ekonomik olarak nadir metaller konusunda çevreci bir söylem benimsenmiş olsa da işin aslına baktığımızda karşılaştığımız manzara güç mücadelesi ve çevreci söylem altında bu güç mücadelesine kurban verilmiş; savaşın asıl kaybedeni olan doğadır; yani insanlığın geleceği.
Kaynakça:
- https://www.gov.uk/government/publications/uk-ukraine-100-year-partnership-declaration/uk-ukraine-100-year-partnership-declaration
- https://www.mta.gov.tr/v3.0/bilgi-merkezi/nadir-toprak-elementi
- Pitron, G. (2020). Rare Metals War. Scribe Publications.
- https://www.csis.org/analysis/what-chinas-ban-rare-earths-processing-technology-exports-means
- https://www.enseccoe.org/publications/ukraines-resources/
- https://ukcmic.org/downloads/reports/ukcmic-2024-criticality-assessment.pdf
- https://www.kmu.gov.ua/storage/app/uploads/public/681/33c/e8f/68133ce8f2e82842702204.pdf
- https://www.enseccoe.org/wp-content/uploads/2024/11/F3.jpg
- https://www.gov.uk/government/publications/uk-central-asia-region-development-partnership-summary/uk-central-asia-region-development-partnership-summary-july-2023
- https://caspianpolicy.com/research/category/uk-upgrades-its-relations-with-central-asia
- https://en.mininginsight.mn/index.php?newsid=344
- https://henryjacksonsociety.org/publications/understanding-kazakhstans-strategic-importance-a-middle-power-partner-for-the-uk-in-central-asia/
- https://en.orda.kz/kazakhstan-uncovers-major-rare-earth-metals-deposit-5764/
- https://www.mfa.tj/en/main/view/17065/tajikistan-united-kingdom-mining-forum-in-london
- https://qazinform.com/news/kzt12bln-of-foreign-investment-attracted-to-kazakhstans-geological-exploration-sector-in-5-years-2377e0
- YERİN ALTI 1529 DERECE! - 12 Haziran 2025
- BEŞ GÖZ DOSYASI - 1 Şubat 2025
- ÇİN’İN UZAY KAZANI - 22 Mayıs 2024
- ERİYEN ROBOTLAR VE SESSİZ ÖİZİST(MASINT) DEVRİMİ - 1 Şubat 2023
- DEĞERLER VE SAVUNMA - 3 Eylül 2022