Twitter
Visit Us
YOUTUBE
YOUTUBE
LINKEDIN
Share

Yeni Zelanda saldırısının ardından kaleme aldığımız “Yeni Zelanda Neyin Fitiliydi?” isimli 2 sayfalık makalenin bir bölümünde Seri Terörden bahsetmiş ve demiştik ki:

“SERİ TERÖR…Geçtiğimiz yıllarda gündeme getirmiştik. Son 10-15 yıldır batı ve doğu arasında benzer nitelikte terör eylemleri gidip gelmektedir. Bir ABD bir İngiltere bir Rusya bir kıta Avrupası bir İskandinav ülkeleri bir Türkiye’nin büyük şehirleri.. Aralarda kısa sessizlik dönemleri. Ortadoğu ve Afrika’nın bazı bölgelerini dahil etmiyoruz çünkü oralarda devamlı terör eylemleri mevcut. Seri terör.. Ya da Seri Kopya Terör Ya da kopya katliam denilebilecek bu durumlar yakın takip edilmeli ve analiz edilmelidir. Yeni Zelanda’daki bu eylemden sonra Türkiye daha dikkatli olmalı, önlemler arttırılmalıdır.”

Sri Lanka, Hakkâri, İzmir ve Suriye eylemleri ne yazık ki haklılığımızı ortaya koydu.

Suriye de Azez Bölgesinde görevlendirilen emniyet personelinden 5’i, 22 Nisan 2019’da Azez Emniyet binasında iken meydana gelen patlamada, ağır yaralandı.

Türkiye Benzer bir olayı 23 Mayıs 2016’da da yaşamıştı. Hatay da Sabah saat 08.00 sularında bir balıkçı teknesinden, sahilin 3-4 kilometre açığında can salı denilen, küçük bir bot görüldüğü ihbarı gelmişti. Sahil Güvenlik Komutanlığı ekipleri, olay mahalline intikal etmiş, can salının içerisinde bağlanmış vaziyette bulunan iki kişiyi kontrol etmişler, öldükleri kanaatine varıp, Cumhuriyet Savcısının talimatıyla botun bağlı olduğu halatı çekmişler ve o esnada filikaya tuzaklanan patlayıcı infilak etmişti. Bir er şehit olmuş, ihbarı yapan balıkçı teknesindeki bir balıkçı da yaralanmıştı.

Daha eski tarihlere gidecek olursak, 5 Ocak 1996 sabahı Cabalya mülteci kampında bulunan Filistinli direnişçi Yahya Ayaş, babası tarafından telefonla aranmıştı. Telefon Ayaş’a bir arkadaşının eliyle içerisine dinleme cihazı ve patlayıcı yerleştirilmiş olarak hediye edilmişti. Telefondaki kişinin Ayaş olmasının teyit edilmesinden sonra telefondaki patlayıcı ateşlenmiş, Patlamayla birlikte Ayaş hayatını kaybetmişti.

Günümüzde ve tarihte benzer pek çok olay görülmektedir.

Bu eylemlerin ortak özelliği bubi tuzaklı olmaları.

Peki nedir bubi tuzağı?

İngilizce ‘Booby Trap’ deyiminden dilimize geçmiş bir kelimedir. TDK Türkçe Sözlükte  “tuzak”; “Birini güç ve tehlikeli bir duruma düşürmek için kurulan düzen, komplo” olarak tanımlanmaktadır.

Bubi tuzağı”na ilişkin tanımlamada ise; “Küçük bir dokunma ile patlayan, kamufle edilmiş bomba” denilmektedir.

Esasında iki anlamı var. İlki, insanlarca varlığı bilinmeyen, şekli değiştirilmiş, gizlenmiş,  temas edildiği zaman patlayan bomba olmasıdır. İki görevlinin bubi tuzaklı bombanın patlamasıyla yaralanması buna örnektir.

Diğer anlamı ise, birisi tarafından sürpriz bir şekilde düzenlenen, hafifçe zarar vermesi de olası olan bir şeydir. Tebeşir tozu dolu bir kutunun kapı açıldığında kişinin üzerine dökülecek şekilde kapı üzerine yerleştirilmesi gibi.

Bu nedenle, Bubi tuzaklarında patlayıcı maddeler kullanılıp kullanılmaması konusu tartışmalıdır.

Bu tartışma dışında tüm bubi tuzaklarının ortak özellikleri, kurnazca hazırlanmaları, şüphe uyandırmamaları, rutin veya tehlikesiz zannedilen bir hareketin yapılması, kurbanı yönlendirmek amacıyla çekici bir cismin kullanılabilmesi ve bir cismin kurcalanması sonucunda faaliyete geçmesidir.

Bu tanıma göre tarihteki Truva atı da , korunan kalenin etrafına sivri kazıklar yerleştirilmiş hendeklerin kazılması, üzerine basıldığında kırılabilecek dallarla örtülmüş çukurlar v.b örnekler de bir bubi tuzağıdır.

ABD işgali sırasında, Vietnam ordusunun derin çukurlarla patlayıcı madde içermeyen tuzaklar hazırlandığı da bilinmektedir.

Pratikte bubi tuzağı denildiğinde genellikle patlayıcı olanlar akla gelmektedir.

Bombalı eylemlere ilk örnek olarak 1605 de Kral I. James’i öldürmek amacıyla İngiliz Parlamentosuna bırakılan bomba gösterilmektedir. Bu olayda eylemci amacına ulaşamadan bomba bulunmuş ve eylem başarısızlıkla sonuçlanmıştır.

  1. ve 2. dünya, Vietnam, Kore, Afgan-Rus Savaşlarında bubi tuzakları kullanılmıştır.

Gelişen teknoloji ile birlikte günümüzde gerçekleşen eylemler çok daha zarar verici olmaktadır.

Terk edilen veya kasıtlı olarak bırakılan bina,  araç,  teçhizat, oyuncak, bilişim sistemleri ve değerli eşyalara patlayıcı maddeler yerleştirilerek yapılmış bubi tuzakları görülmüştür. Günümüzde bir başka tehlike kullanım yolu drone ar olabilmektedir.

Günümüzde bubi tuzakları genellikle El Yapımı Patlayıcılar (EYP) olarak karşımıza çıkmaktadır.

Bu nedenle;

Bubi Tuzağı; kolluğun tarifiyle, Küçük bir dokunma ile patlayan, kamufle edilmiş bomba, ya da İnsanlarca varlığı  bilinmeyen,  şekli  değiştirilmiş, gizlenmiş,  temas  edildiği zaman patlayan  bomba olarak da tanımlanır.

Daha önceki bir makalemizde yazdığımız gibi Karot adı verilen bir cihazla asfalt düzgün şekilde açılmakta, içine EYP yerleştirildikten sonra asfalt kapatılmaktadır. Bu da bir bubi tuzağıdır.

Düzenekte Patlamayı sağlayan materyal, gerili bir yay olabileceği gibi elektronik bir mekanizma da olabilir.

EYP ler, içerisine konulduğu cisimlere ve çalışma şekillerine göre mektup bomba, bombalı mektup, bombalı paket, kitap bomba, paket bomba, araç bomba ya da canlı bomba gibi isimler alabilmektedir. Yine bir makalemizde belirttiğimiz gibi Kargo da yeni kullanım yollarındandır.

Dokunmaya, sarsıntıya, harekete, ısıya, ışığa, sese hassas olanları ya da zaman ayarlıları mevcuttur.

Bubi tuzaklarının, Son 20-30 yılda ne yazık ki ağır yaralıların ya da cesetlerin altına konulduğu sıkça görülmüştür.

Bu tuzaklar Yerleştirilirken Merak, Alışkanlık, Rutinleşme, Rahatlık duygusu, Mal hırsı ya da  Dikkatsizlik  gibi durum ya da duygulardan yararlanılmaktadır.

Ortak özellikleri,

-ilgi ve dikkat çekmeleri ya da tam tersi farkedilmemeleri

-mağdurun günlük, tehlikesiz veya rutin hareketlerinin istismarını amaçlamaları

-zararsızmış gibi düşünülen bir hareketin yapılışı sırasında çalışmaları

– iyi kamufle edilmiş olmaları

-şüphe edilmemesi

-zararsız gibi görünmeleri

-çevreye uyumlu görünmeleri

-basit mekanizmaya sahip olmaları

-çeşitlerinin çokluğu

-aldatma yeteneği

yerlerinin tespitinin zor olması  dir

Günümüzde, “bubi tuzağı” kavramı ile genellikle uzaktan komutalı ve zaman ayarlı patlamak üzere tasarlanmış, kontrolün saldırganın inisiyatifinde olduğu farklı bomba düzenekleri için de kullanılabilmektedir.

Teknolojik gelişmelere rağmen, hala önlenemiyor olması, tam bir korunma sağlanamaması, tespitinde yaşanan güçlükler ve sebep oldukları psikolojik etki nedeniyle, patlayıcılar örgütlerin gözde eylem araçları olmaya devam etmektedir.

Patlayıcı maddeler ve ateşleme sistemleri tüm önlemlere rağmen kolay temin edilmekte ve tasarlanmaktadır.

Endüstride kullanılan bazı kimyasallar bir araya getirilerek patlayıcı madde üretilebilmektedir.

Kırsal alanda veya şehirlerde metruk binalarda oluşturulabilen imalathanede yapılabilmektedir.

Korunma Önerileri:

1-Her seferinde belirttiğimiz gibi Bilim İnsanları ile Alanda çalışan güvenlik güçlerinin bir arada çalışmasını sağlayacak, güvenliği bilimle destekleyecek “Terörle Mücadele Akademisinin” kurulması. (Sadece patlayıcı değil, Siberterör, Narkoterör, Finansal Terör, KBRN v.s konusunda da)

2- Patlayıcıların tespitinde yaralandığımız EYP ve Patlayıcı Arama Dedektör Köpeklerini, Adli Veteriner Hekimlerle birlikte daha kalifiye olarak ve daha çok sayıda üretilmesi, İçişleri bakanlığına bağlı Görev hayvanları daire başkanlığı kurulması,

3-Patlayıcı maddeleri uzaktan algılayabilecek her türlü elektronik ve kimyasal dedektörlerin milli olarak ülkemizde üretilmesinin sağlanması. Bu dedektörlerin mümkün olduğunca küçük, taşınabilir ve ucuz olarak üretilerek mümkün olduğunca çok personele ulaştırılması

4- Bubi tuzak yöntemlerinin devamlı değişme ihtimaline karşın nasıl yeni saldırılar olabileceğini ve korunma yöntemlerini hesap edebilecek bilimsel düşünce (think tank) kulüplerinden faydalanılması.

5- Siber alanda çalışan kolluğa da bilişim sistemleri içinde var olabilecek bubi tuzakları konusunda eğitim verilmesi,

6-Daha önceki bir makalemizde yazdığımız gibi Bilişim Sistemleri ile gelişecek terör saldırılarına karşı hem kolluğumuzu en üst düzeyde eğitmesi hem de bilişim alanında milli yazılımlarımızın oluşturulması sağlanmalıdır.

Kaynak:

Hancı, Görev Hayvanları Daire Başkanlığı Kurulmalıdır

Hancı, Dünya Nereye Koşuyor. Yeni Zelanda Neyin Fitiliydi

Hancı, İH, Tokgöz H. V.d Tıbbi Sistemleri Hedef Alan Siber Saldırılar

Hancı, İH. EYP Köpekleri

Hancı, İH. Darıcı İH Terörle Mücadele Akademisi

Aslan A, Hancı İH. Kargoyla Patlayıcı ve Uyuşturucu Gönderimi

M.M. Bubi Tuzakları