Twitter
Visit Us
YOUTUBE
YOUTUBE
LINKEDIN
Share

En son ziyaretimin üzerinden sadece kısa bir zaman geçmişti, diğer yandan bir konuda kafam karışmıştı ve bu nedenle Bilge’yi görmek benim için önemliydi. Telefon ve mail kullanmadığı için tek yöntem onu ziyaret etmekti, ben de öyle yaptım. Gittiğimde yeni boyanmış kapının üzerine bir nazar boncuğu yerleştirmiş olduğunu fark ettim, beni gülümseyerek karşıladı, “hoş geldin, ben de seni bekliyordum” dedi.

“Geleceğimden nasıl bu kadar emin oldun?”

“Kafanın karışacağını tahmin etmiştim, haydi gel, hem çay içelim hem de biraz sohbet edelim” dedi.

Bahçede oturduk, cevizli kek ve çay ikram etti.

“İsteklerimle aramda bir kapı olduğunu hayal ettiğimi ve esas engelin bu olduğunu söylemiştin, açıkçası biraz kafam karıştı, bu konuyu biraz açabilir misin?”

“Elbette.

Hepimiz belli ölçülerde kendi düşünce tarzımızla kendimizi engelleyebiliyoruz.

Kendi düşünce tarzımızla kendimizi engellediğimizde de;

Ruh halimizde iniş çıkışlar oluyor,

Hedeflerimize ulaşamıyoruz veya gecikmeli olarak ulaşıyoruz,

İsteklerimiz, hayallerimiz gerçekleşmeyebiliyor,

Yeteneklerimizden tam olarak yararlanamıyor ve potansiyelimizi kullanamıyoruz.

Bu tarz sabote edici düşünce kalıplarının farkına varmak önemlidir. Söylemek istediğim şey buydu sana. Kafanın içinde yarattığın bir kurgu var, şöyle olursa böyle olur şeklinde, bunlardan sıyrıl biraz. Olasılıklar sonsuzdur ve sen izin verirsen senin yararına işler.

Timothy Gallwey’in meşhur sözüdür “Bir tenisçinin en büyük rakibi ağın karşısındaki rakibi değil, kendi kafasının içindeki olumsuz seslerdir.”

“Bunu duymuştum, gerçekten çok doğru.”

“İnsan inandığı kadarını elde edebilir hayattan. Bu nedenle isteklerimiz değil beklentilerimiz gerçekleşir ve beklentiyi belirleyen şey istek değil inançlarımızdır.”

“Sadece inanarak olmaz ama herhalde.”

“Elbette akılcı bir şekilde emek vermek de çok önemlidir, bunları birlikte kullanmak gerekir.”

“Senden öğrenecek daha çok şeyim var.”

“Sabırlı ol, ne kadar sabırsızsın, iki yıldır beraberiz, Allah ömür verdiği ölçüde bildiklerimi öğreteceğim sana.”

Bilge’ye teşekkür ederek yanından ayrıldım; bir engel yok, engeli zihnimizde yaratıyoruz ve yeterince sabırlı değiliz. Öğrendiklerimin özeti bu şekilde sanırım.

Sevgi ile kalın.