…
MOLDOVA’NIN YENİ YÖNÜ: AVRUPA ENTEGRASYONU, RUSYA ETKİSİ VE SİYASİ DÖNÜŞÜM
Politik, ekonomik ve jeostratejik göstergeler ışığında Moldova’nın güncel konumu
Moldova, Doğu Avrupa’da Romanya ile Ukrayna arasında yer alan, jeopolitik konumu itibarıyla hem tarihsel hem stratejik açıdan önemli bir geçiş ülkesidir. Bağımsızlığını 1991’de Sovyetler Birliği’nden kazanan Moldova, o tarihten bu yana siyasal kimliğini “Doğu ile Batı arasında denge kurma” çabasıyla şekillendirmiştir. Ancak son yıllarda, özellikle Avrupa Birliği (AB) ile bütünleşme hedefi, bu dengenin giderek Batı yönünde evrilmesine yol açmıştır.
Ülke, demokratikleşme ve reform süreçlerinde ilerleme kaydetmesine karşın, Transdinyester sorunu, enerji bağımlılığı ve Rusya’nın bölgedeki nüfuzu gibi unsurlar nedeniyle “kırılgan” bir yapıya sahiptir. 2025 seçimleri ise Moldova’nın bu yönelimini halk iradesiyle yeniden onayladığı, siyasal ve ekonomik reformların devamı açısından kritik bir dönemeç olarak değerlendirilmektedir.
Bu çalışma, Moldova’nın genel sosyo-ekonomik ve siyasal yapısını, Avrupa entegrasyon sürecini, Transdinyester sorununu ve Rusya-AB ekseninde şekillenen dış politikasını inceleyerek, ülkenin güncel konumuna ve geleceğine ilişkin bütüncül bir çerçeve sunmayı amaçlamaktadır.
KISACA MOLDOVA
- Coğrafya ve Nüfus
Moldova (resmî adıyla Moldova Cumhuriyeti), Doğu Avrupa’da, Romanya ile Ukrayna arasında yer alır. Yüzölçümü yaklaşık 33.8 bin km² civarındadır. 2025 tahmini nüfus yaklaşık 2.4 milyon olarak verilmektedir.
Resmî yönetim bölgeleri dışındaki ayrılıkçı Transdinyester Bölgesi de, nüfus payı açısından önem taşır.
- Nüfus Yapısı / Demografi
2024 verilerine göre, nüfusun yüzde 85’i kendini Moldovalı veya Romence konuşan olarak tanımlıyor.
Diğer önemli etnik gruplar arasında Ukraynalılar (yüzde 4,), Gagauzlar (yüzde4,2), Ruslar (yüzde 3,2) ve Bulgarlar bulunmaktadır.
Yaş dağılımına bakıldığında, 0–14 yaş arası nüfus yaklaşık yüzde 16,4; 15–64 yaş arası yaklaşık yüzde 73,6; 65 yaş ve üzeri yüzde 10 civarındadır.
Doğurganlık oranı 2023’te yaklaşık 1,61 çocuk/anne düzeyindedir. Ölüm oranı doğum oranının üzerinde seyretmekte; göç net çıkışı da yüksektir.
Ortalama yaşam beklentisi ise, toplamda ~ 71,9 yıl (erkek ~ 67,5 yıl; kadın ~ 76,4 yıl)’dır.
- Çok Kısa Siyasi Tarih[1]
Moldova’nın bulunduğu bölge tarih boyunca Besarabya olarak anılmış ve stratejik konumu nedeniyle Osmanlı, Rus ve Romen egemenlikleri arasında el değiştirmiştir. 1812’de Osmanlı İmparatorluğu ile Rusya arasında imzalanan Bükreş Antlaşması’yla bölge Rusya’ya bırakılmış, 1918’de ise Romanya Krallığı ile birleşmiştir.
- Dünya Savaşı sırasında Sovyetler Birliği, bölgeyi yeniden işgal etmiş ve 1940’ta Moldavya Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti kurulmuştur.
1980’lerin sonunda Gorbaçov’un glasnost ve perestroika reformlarının etkisiyle Moldova’da ulusal kimlik ve dil hareketleri güçlenmiş; 23 Haziran 1990’da Moldova Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti parlamentosu “Sovereignty (Egemenlik) Bildirgesi”ni yayınlamış; 27 Ağustos 1991’de Moldova, SSCB’den bağımsızlığını ilân etmiştir.
Bağımsızlık sonrası en ciddi iç kriz, Transdinyester (Transnistria) ayrılıkçılığı olmuştur. 1992’de Moldova ordusu ile Rusya destekli ayrılıkçılar arasında silahlı çatışma yaşanmış, kısa süreli savaş 1992 yazında ateşkesle sona ermiş, ancak bölge fiilen Moldova’nın denetimi dışında kalmıştır. O tarihten bu yana Transdinyester’de “Moskova destekli de facto bir yönetim” bulunmaktadır.
Bağımsızlıktan günümüze Moldova siyaseti, Avrupa-Atlantik entegrasyonu (AB ve NATO yönelimi) ile Rusya’ya yakın statüko politikaları arasında gidip gelen bir “denge politikasıyla” şekillenmiştir. Bu olgu, seçimlerde partilerin ve blokların programlarında, kamu politikalarında, dış politikada görülen başlıca eksenlerden biri olmuştur.
- Güncel Siyasi Durum (2024–2025)[2]
2020’li yıllar Moldova için demokratik dönüşüm çabalarının hızlandığı, ancak aynı zamanda Rusya’nın hibrit etkileri ve enerji baskılarıyla karşı karşıya kalınan bir dönem olmuştur.
16 Kasım 2020’de Maia SANDU’nun cumhurbaşkanı seçilmesi, ülkede Avrupa Birliği (AB) yöneliminin ivme kazanmasına neden olmuştur. 2021 Parlemento seçimlerinde Sandu’nun liderliğindeki Eylem ve Dayanışma Partisi (PAS) parlamentoda çoğunluğu elde etmiş, yolsuzlukla mücadele ve yargı reformu gündeme alınmıştır.
Ancak ekonomik kriz, enerji fiyatlarındaki artış ve Rusya-Ukrayna savaşının etkileri hükümeti zorlamıştır. Bu ortamda Rusya yanlısı ve statükocu partiler (daha sonra onların mirasçısı olan “Vatanseverler Bloku “BEP”) destek kazanmıştır.
28 Eylül 2025’te yapılan parlamento seçimleri Moldova’nın son yıllardaki en kritik oylaması olmuştur. Seçimde PAS yeniden birinci parti olmuş, Avrupa yanlısı çizgisini sürdürme yetkisini korumuştur. Bu bağlamda 28 Eylül 2025 parlamento seçimlerinde, Sandu’nun lideri olduğu PAS partisinin salt çoğunluğu kazanması, bu olgunun da hükümeti tek başına kurma imkânı vermesi, AB ile entegrasyon çabalarını güçlendirmesi açısından önemli bir dönüm noktası olarak değerlendirilmektedir.
Bununla birlikte, bazı muhalefet partilerinin yolsuzluk suçlamaları veya yasa dışı finansman gerekçeleriyle seçim dışı bırakılması, siyasi rekabetin adilliği tartışmalarını gündeme getirmiştir. Bu bağlamda uluslararası gözlemciler (OSCE/ODIHR, Avrupa Konseyi) seçimlerin genel olarak özgür geçtiğini, ancak medya erişiminde eşitsizlik ve finansman şeffaflığı sorunlarının devam ettiğini bildirmiştir.
Güncel siyasi atmosfer, AB üyeliği müzakereleri ve Transdinyester’in geleceği konularında belirgin kutuplaşma göstermektedir. Buna karşın kamuoyu araştırmaları, halkın yüzde 63’ünün AB üyeliğini desteklediğini ortaya koymaktadır.
- Sosyal Yapı ve Kültürel-Sosyal Özellikler
Nüfusun büyük kısmı kırsal alanlarda yaşamaktadır. Kırsal altyapı (su, kanalizasyon, yol) hizmetlerinde eksiklikler bulunmaktadır.
Dinî yapı yönünden, nüfusun yaklaşık yüzde 90’ı Ortodoks Hristiyanlık inancına bağlıdır. Ortodoks kilisesinin toplum üzerindeki etkisi yüksek; siyasî süreçlerde de kilise söylemleri zaman zaman belirgin rol oynar.
Eğitim, sağlık ve sosyal hizmetlerde, özellikle kırsal bölgelerde erişim ve kalite sorunları yaşanmakta. (Bu alanlarda dış yardımlar ve reform projeleri uygulanıyor.)
- Yönetim Şekli ve Yapısı, Hukuk Sistemi
Moldova parlamenter cumhuriyet sistemiyle yönetilir. Yasama organı tek meclislidir (Parlamento 101 sandalyeli). Devlet başkanlığı ayrı bir makamdır; başkan ve parlamento arasında denge vardır.
Anayasa, yargı bağımsızlığı, temel haklar gibi unsurlar resmî olarak hukuki çerçevede vardır ama pratikte uygulama zorlukları bulunmaktadır.
Adalet sistemi ve hukukun üstünlüğü, reform bekleyen alanlardan biridir. Yolsuzlukla mücadele, siyasi etkiler, devlet mekanizmalarının zayıflığı sıkça gündeme gelir.
- Demokrasi, İnsan Hakları & Hukuki Çevre
Moldova, “kısmen özgür” (Partly Free) ülkeler arasında sınıflandırılır; Freedom House’a göre 2025’te toplam 60/100 puan almıştır.[3]
Seçimler rekabetçi geçmekte; ifade, toplantı, din özgürlüğü teoride korunmaktadır. Ancak siyasi aktörlerin ve ekonomik çıkar odaklarının etkisinin demokratik süreçleri zorladığı izlenmektedir.
Medya özgürlüğü konusunda iyileşmeler görülüyor; ancak medya kutuplaşmaları, sahiplik yapılarına siyasi etkiler, kapanan yayınlar gibi sorunlar da dikkati çekiyor.
İnsan hakları raporlarına göre, zorla alıkoyma, kötü muamele, cezaevindeki koşullar, ifade özgürlüğü sınırlamaları, LGBTİ hakları gibi alanlarda ihlaller rapor edilmiştir.[4]
Transdinyester bölgesinde insan hakları durumu özellikle problemli kabul edilir—burada ifade ve din özgürlüğünün daha da kısıtlı olduğu bildirilir.
Hukuk sisteminde geç gelen reformlar, tutarsız uygulamalar, yargı bağımsızlığı eksikliği, siyasi baskılar hâlâ önemli sorunlardır. [5]
- Ekonomik Durum
Moldova, Avrupa kıtasında en fakir ülkelerden biridir ve “alt-orta gelir” (lower-middle income) kategorisinde sınıflandırılmaktadır.
Ekonomisi büyük ölçüde tarım, gıda işleme, hizmet sektörü ve döviz (göçmenlerden gelen para transferleri) gelirlerine dayanır.
Tarım sektörü Moldova ekonomisinde belirgin rol oynar. Ülke; üzüm, şarap, meyve, sebze, tütün gibi ürünlerde üretim kapasitesine sahiptir. Sanayi ve hizmet sektörleri de ekonomide önemli paya sahiptir; özellikle gıda işleme, tekstil, elektronik/parça imalatı ve bilgi teknolojileri yükselen sektörlerdir.
Doğal kaynaklar arasında şunlar sayılır: linyit (bitümlü kömür türü), fosforit, alçıtaşı (gypsum) ve kireçtaşı. Ayrıca geniş tarıma elverişli topraklar da, ülke için önemli bir “kaynak” olarak kabul edilir.
Ülkenin başlıca makro ekonomi parametrelerinin son durumu topluca aşağıdaki tabloda gösterilmiştir.
Kaynaklar: Dünya Bankası, FRED, Trading Economics, Reuters
İkinci çeyrek itibariyle ve ağırlıklı olarak inşaat faaliyetleri sonucu büyümeyi yüzde 1,1 olarak hesaplayan Reuters’e karşın Dünya Bankası, 2025’te ekonominin büyüme beklentisinin zayıf ve yüzde 0,9 civarında olmasını öngörmektedir.[6]
Diğer yandan, 2025 için 558 milyon USD dış ticaret açığı Hesaplayan Trading Economis, bu yıl sonu için 1.020 milyon USD “cari açık” öngörmektedir.
Kamu borcu / bütçe açığı gibi makro ekonomik zorlukların mevcut olduğu ülke ekonominde, cari açık, enerji maliyetleri ve yatırım eksikliği olgularının büyümeyi frenlediği gözlenmektedir.
- Enerji Durumu[7]
Moldova, enerji ve doğal kaynaklar açısından zengin bir ülke değildir; büyük ölçüde enerji ithalatına bağımlıdır. Bir başka anlatımla Moldova, enerji açısından oldukça “kırılgan” bir durumdadır. Ülke, elektrik ve doğal gazın büyük kısmını ithal etmekte olup, yerli üretim sınırlı düzeydedir.
Transdinyester bölgesindeki Kuciurgan (MGRES) termik santrali, uzun süre ülkenin en büyük elektrik üreticilerinden biriydi. Ancak bu santrale verilen doğal gaz tedariki Rusya-Ukrayna doğal gaz transit anlaşmalarının sona ermesine bağlı olarak kesilmiş ve geleceği de risk altına girmiştir.
2024 sonunda Moldova Parlamentosu, enerji alanında Rus doğal gaz tedarikinin kesilmesi riskine karşı, enerji sektöründe olağanüstü hâl (state of emergency) ilân etti; kış sezonuna hazırlık yapılması, doğal gaz stoklarının toparlanması gibi önlemler gündeme geldi.
Yine, elektrik açığı doğrudan Romanya’dan elektrik ithalâtıyla karşılanmakta; yenilenebilir enerji kapasitesinde, özellikle güneş ve rüzgâr enerjisi alanlarında yatırımlar artmaktadır. 2025’te yenilenebilir enerji üretimi toplam tüketim içinde önemli bir pay almaya başlamış durumda olduğu belirtilmektedir.
Ayrıca ülkenin, AB ile Yeni Enerji Güvenliği Stratejisi kapsamında Moldova’nın enerji piyasasını AB elektrik ve gaz şebekelerine daha çok entegre etme, Rusya bağımlılığını azaltma hedefleri var.
- AB Üyeliği Müzakereleri[8]
– Tarihsel Gelişim
. Moldova, Avrupa ile entegrasyon sürecini uzun yıllardır siyasi hedef olarak belirlemiştir. 1994’te AB ile Ortaklık ve İşbirliği Anlaşması imzalandı; bu, Moldova-AB ilişkilerini yapılandıran ilk önemli çerçeve oldu.
. 2014’te Moldova ile AB arasında Derin ve Kapsamlı Serbest Ticaret Bölgesi (DCFTA) anlaşması yürürlüğe girdi; bu anlaşma ticari ve ekonomik mevzuatın AB normlarına yakınlaşmasını öngörüyordu.
. 3 Mart 2022’de Moldova resmî olarak AB’ye üyelik başvurusunda bulundu.
. 23 Haziran 2022’de Avrupa Konseyi Moldova’ya “aday ülke” statüsü verdi.
. 14 Aralık 2023’te AB Konseyi, müzakerelerin başlamasına karar verdi. 25 Haziran 2024’te Moldova ile AB arasında resmî müzakere görüşmeleri başladı.
. 22 Eylül 2025’te Moldova, AB ile her bir politika alanı (müzakere bölümü) açısından “ikili tarama” sürecini tamamladığını açıkladı.
– Mevcut Durum
. AB-Moldova müzakereleri başlangıç aşamasındadır; müzakereler “küme” (cluster) sistemiyle ilerleyecek. Örneğin Cluster 1: Temel konular (Fundamentals) 2025’te açılması planlanan ilk kümeler arasında yer alıyor.
. Moldova, AB mevzuatına uyumlaştırma (acquis) çalışmalarını sürdürüyor; adalet reformu, yolsuzlukla mücadele, kamu yönetimi reformu gibi kritik alanlarda özellikle beklentiler yüksek.
. AB Komisyonu, Moldova’nın reform performansını yakından izliyor; bazı komisyon raporları, Moldova’nın ilerleme kaydettiğini ancak Rusya’dan gelen baskı, kırılgan kurumlar ve siyasi etki sorunu gibi zorluklarla karşılaştığını belirtiyor.
. Müzakerelerin fiili açılışının yavaş gerçekleşmesi, bazı üye ülkelerin “kapıların çok hızlı açılmaması” yönündeki çekinceleri ve iç AB dinamikleri bu süreci zorlaştırıyor.
– Gelecek Perspektifi
Moldova hükümeti bazı analizlerde, 2027–2028 yıllarını “tam üyeliğe geçiş” hedefi olarak telaffuz ediyor. Ancak bu hedefler, reformların hızı, siyasi istikrar, AB iç dinamikleri (örneğin genişleme yorgunluğu, üyelik kriterlerinin sıkılaştırılması) ve Rusya’nın olası müdahaleleri gibi faktörlere bağlıdır.
AB ile entegrasyonun derinleştirilmesi, enerji altyapısı, çevre standartları, sosyal politika, kamu kurumlarının kapasitesine kadar geniş bir alanı kapsayacaktır. Bu bağlamda uyum maliyeti ve toplumsal direnç (özellikle kırsal ve etnik azınlık bölgelerinde), geçilmesi gereken önemli bir sınav olarak durmaktadır.
TRANSDINYESTER SORUNU[9]
- Tarihsel Gelişme
Transdinyester (Transnistria), Dinyester Nehri’nin doğu kıyısında, Sovyet döneminde Moldavya SSR sınırları içinde özerk statü tartışmaları yaşayan bir bölgeydi. 1990’ların başında milliyetçi dalga Moldova’da Moldovanca/Romen dili politikaları öne çıkarken, Transdinyester bölgesi nüfusunun büyük kısmı Rusça konuşan etnik Rus ve Ukraynalılardan oluşuyordu.
1990–1992 dönemi boyunca Moldova ile ayrılıkçı Transdinyester güçleri arasında silahlı çatışmalar yaşandı; 1992 yazında ateşkes ilân edildi. Bölge fiilen Moldova’nın kontrolünden çıktı ve o tarihten beri de “de facto bağımsız statü” ile çalışmaktadır.
Rusya’nın askerî ve siyasi desteğiyle Transdinyester kendi kurumlarını kurdu. Moskova, resmi olarak çözüm sürecinde “arabulucu” rolünü üstlense de, uygulamada güçlü bir etkisi bulunmaktadır.
“5+2 formatı” gibi uluslararası çözüm görüşmeleri uzun yıllardır devam etti ama somut ilerleme sınırlı kalmıştır. (Bu format Moldova + Transdinyester + Rusya + Ukrayna + OSCE ve “+2” tarafları olarak uluslararası aktörleri kapsar.)
- Mevcut Durum
Transdinyester, Moskova’ya ekonomik anlamda bağlı: ucuz enerji (özellikle Rus gazı), finansal destek ve politik koruma almaktadır. Ancak 2025 itibarıyla enerji akışında kesintiler ve finansal baskılar arttı.
1 Ocak 2025’te Rus gazının Transdinyester’e akışı kesildiğinden, bölge ve Moldova’da enerji krizleri yaşandı. Bu durum, Transdinyester’in kamu bütçesinde açıklar ve sosyal kriz riskine yol açtı.
Transdinyester’de “mevcut rejim” ve “iş dünyası elitleri” arasında bir denge ilişkisi bulunmaktadır. Keza güvenlik güçleri ile ekonomik çıkar çevreleri arasında farklı yaklaşımlar bulunuyor. Bazı ekonomik bağlantılar (ticaret, şirket kayıtları vs.) Moldova tarafı ile sürdürülüyor; bazı Transdinyester firmaları “sağ kıyı Moldova” kaydıyla AB ticaret sistemi içine girme stratejileri kullanıyor.
- Gelecek Perspektifi
Enerji krizi, Transdinyester’in mali kırılganlığını artırdı. Bu kriz, Moldova’nın elini güçlendirebilecek bir pencere açabilir.
Buna ek olarak Moldova, Transdinyester’in ekonomik entegrasyonunu AB süreciyle bağlayarak, yeni bir “ekonomik çekim stratejisi” izleyebilir. Bir diğer anlatımla, bölgenin dışa kapalı yapısını gevşetmek, hukuk ve ticaret bağlarını artırmak gibi adımlar gündeme gelebilir.
Tam siyasi çözüm (örneğin federasyon modeli, özel statü modeli, ya da özerklik) uzun vadede muhtemel olmakla birlikte, büyük dış aktörlerin (özellikle Rusya) rolü bu seçeneğin hayata geçmesini zorlaştırıyor.
AB üyeliği sürecinde Transdinyester sorunu “açık mesele” olarak kalabilir. AB üyeliği, Moldova’nın elini güçlendirebilir ancak Transdinyester’i entegre etmek için dış destek, büyük mali kaynaklar ve siyasi garanti gerekecektir.
RUSYA-AB DENGESİNDE MOLDOVA[10]
- Tarihsel pencereden Bakış
Moldova, Sovyetler Birliği’nin dağılmasından sonra dış politika açısından “doğu ile batı arasında sıkışan” bir konumda kalmıştır. Rusya, Moldova’yı stratejik tampon bölge olarak görmüş, etki alanını korumaya çalışmıştır. Rusya’nın desteğiyle Transdinyester ayrılıkçı bölgesi uzun süre Moskova’nın kontrolünde kalmıştır; bu durum Moldova’nın AB/NATO yönelimi için daima bir engel teşkil etmiştir.
Rusya, Moldova üzerindeki baskı araçlarını ticaret kısıtlamaları, enerji kesintileri ve siyasi nüfuz kullanımıyla sıkça işletmiştir. Özellikle 2003’te önerilen Kozak Memorandumu, Transdinyester ile federasyon tarzı bir model sunmayı amaçlayan bir Rus önerisiydi; ancak Moldova tarafı bu öneriyi kabul etmedi.
Aynı şekilde 1997 Moskova Memorandumu da, Moldova ile Transdinyester arasındaki ilişkileri düzenlemeye yönelik Rusya’nın arabuluculuğunda yapılan girişimlerden biri olmuştur.
- Mevcut Durum
– Jeopolitik dengeler
Moldova son yıllarda, AB’ye entegrasyon sürecini hızlandırma yönünde adımlar atmıştır. 2022’de aday ülke statüsü kazanması ve 2024’te müzakerelerin açılması, Batı ile bağlarını pekiştiren gelişmelerdir.
Bu yöneliş, Rusya ile Moldova arasındaki ilişkileri gerilime sürüklemiştir. Rusya, Moldova’da iç siyasi istikrarsızlık yaratmak, reform sürecini yavaşlatmak ve AB ekseninden sapmasını sağlamak için hibrit stratejiler (siyasi baskı, dezenformasyon, enerji baskısı) kullanmaktadır.
– Ekonomik yönelim
Moldova’nın ihracatında AB ülkeleri giderek daha önemli hâle gelmiştir; ekonomisini Rusya’ya bağımlı yapıdan batıya yönelimli hale getirme süreci sürmektedir.
Enerji cephesinde ise büyük değişimler yaşanıyor. Gaz tedarikinde Romanya hattı kullanımı artırıldı; Moldova artık Rus gazına bağımlılığını azaltmaya çalışıyor. 2025’te Rusya, Transdinyester bölgesine olan doğal gaz akışını durdurdu; bu durum hem Transdinyester’de hem de Moldova genelinde enerji krizine yol açtı.
Rusya’nın Moldova üzerindeki müdahaleleri, 2024 cumhurbaşkanlığı seçimleri ve AB üyelik referandumu dönemlerinde daha görünür hâle geldi. Medya manipülasyonu, oy satın alma iddiaları, siber etki kampanyaları bu bağlamda sıkça tartışıldı.
- Gelecek Perspektifi
– Siyasi kutuplaşma ve istikrar: Moldova’nın Batı yönelimi sürerken, iç siyasette Rusya yanlısı güçlerin direnci artabilir. Bu durum, reformların uygulanmasını zorlarken siyasi istikrarı tehdit edebilir.
-Enerji dönüşümü ve güvenlik: Rus fosil yakıt akışından bağımsızlaşma çabaları, Moldova’yı enerji altyapısını AB şebekelerine entegre etmeye itiyor. Bu olgu, uzun vadeli enerji güvenliği için oldukça kritik bir durum.
– Transdinyester etkisi: Transdinyester hâlâ Rus askeri varlığı ve etkisiyle Moldova’nın “kırılgan noktasını” oluşturuyor. AB süreci ilerledikçe bu bölge hem diplomatik pazarlık alanı olacak hem de olası istikrarsızlık kaynağı.
– Rusya’nın manevra alanı: Rusya muhtemelen hibrit stratejilerle Moldova’nın Batıya yönelimini zorlayacaktır. Seçim dönemlerinde daha yoğun müdahaleler görülebilir.
– AB desteği ve reform baskısı: Moldova’nın AB entegrasyonu, AB’nin mali ve kurumsal desteğiyle paralel ilerleyecektir. Reformlara bağlı takvim ve performans, Batı ve Rusya arasındaki denge yönünden belirleyici rol oynayacaktır.
SONUÇ
- Moldova’nın Güçlü ve Zayıf Yönleri
Moldova, bağımsızlığından bu yana Doğu ile Batı arasında denge kurmaya çalışan, ancak son yıllarda Avrupa yönelimi belirginleşen bir ülkedir. 2025 seçimleriyle birlikte bu yönelim halk desteğini yeniden teyit etmiş, hükümete reform gündemini sürdürme ve AB üyelik müzakerelerini derinleştirme meşruiyeti kazandırmıştır. Bununla birlikte, ülkenin hem iç dinamikleri hem de dış çevresi dikkate alındığında bu sürecin kırılgan bir zemin üzerinde ilerlediği görülmektedir.
“Güçlü yönleri” arasında, AB ile entegrasyon iradesi, yolsuzlukla mücadelede kurumsal farkındalığın artması, eğitimli genç nüfusun potansiyeli, tarımsal üretim kapasitesi ve enerji bağımlılığını azaltma çabaları öne çıkmaktadır. Moldova toplumu, demokratik yönetişim ve Avrupa normlarına uyum konularında bölgesindeki birçok ülkeye göre daha yüksek bir toplumsal destek profili sergilemektedir.
Ancak mevcut “zayıf yönler”, reformların sürdürülebilirliğini zorlaştırmaktadır. Yargı bağımsızlığı ve kamu yönetimi etkinliği sınırlı; ekonomi dış yardımlara ve döviz transferlerine bağımlı; nüfusun azalması ve beyin göçü devam etmektedir. Enerji ithalâtına ve dış finansmana dayalı yapı, küresel dalgalanmalara karşı hassasiyet yaratmaktadır. Ayrıca Transdinyester sorunu ve siyasal kutuplaşma, ülkenin hem iç istikrarını hem dış politikasını kırılgan hale getirmektedir.
- Seçim Sonrası Dönem
2025 seçimleri bu açıdan yalnızca bir siyasi dönüm noktası değil, aynı zamanda Moldova’nın Avrupa entegrasyonu sürecinin geleceği açısından da belirleyici görülmektedir.
Seçim sonrası dönemde, Avrupa Birliği sürecinde reform adımlarının hızlanması ve yatırım ortamının iyileşmesi beklenmektedir. Ancak aynı zamanda Rusya’nın müdahale biçimlerinin (dezenformasyon, enerji baskısı, iç siyaset üzerinden nüfuz girişimleri) artma riski de gündemdedir. Bu nedenle hükümetin hem demokratik meşruiyeti koruması hem de ulusal güvenlik stratejisini hibrit tehditlere karşı güçlendirmesi gerekmektedir.
- Rusya’nın Müdahale Olasılığı
Rusya, Moldova’yı eski nüfuz alanının parçası olarak görmekte ve Avrupa yönelimini kendi stratejik çıkarlarına aykırı değerlendirmektedir. Bu nedenle doğrudan askerî müdahaleden çok, “hibrit” yöntemlerle (ekonomik baskı, enerji kesintileri, bilgi savaşları, seçim manipülasyonu, siber saldırılar, protesto teşviki) nüfuzunu sürdürme eğilimi göstermektedir. 2025 seçimleri öncesinde Rusya destekli aktörlerin finansman, propaganda ve sosyal medya aracılığıyla süreci etkilemeye çalıştığı iddiaları bu çerçevede dikkat çekicidir.
Bununla birlikte, Moldova’nın AB süreci, Romanya ile enerji ve güvenlik iş birliği, ABD ve AB’den gelen kurumsal destek bu tür müdahaleleri sınırlayan faktörlerdir. Açık bir askerî müdahale olasılığı düşük olsa da enerji ve bilgi güvenliği alanlarında baskı girişimleri önümüzdeki dönemde devam edebilir.
- Gelecek Beklentisi
Önümüzdeki yıllarda Moldova’nın başarısı, yalnızca AB üyelik takvimine değil; demokratik kurumlarını güçlendirme, hukukun üstünlüğünü tesis etme, ekonomik bağımsızlığı artırma ve toplumsal kapsayıcılığı geliştirme becerisine bağlı olacaktır.
Ülke, reformları derinleştirebilirse ve dış baskılara karşı kurumsal direncini artırabilirse, Orta-Doğu Avrupa’nın yeni “istikrarlı dönüşüm” örneklerinden biri olma potansiyeline sahiptir.
Ersin Dedekoca 10 Ekim 2025
Kaynakça:
[1] History of Moldova, Britannica, https://www.britannica.com/topic/history-of-Moldova?utm_source
[2] “Moldova’s pro-EU party wins clear parliamentary majority, defeating pro-Russian groups”, AP, 30.09.2025, https://apnews.com/article/moldova-election-parliament-eu-russia-3c4b0ff91143e129ea3ddb73d11ae93b ; “On the eve of a parliamentary election in Moldova: a European future in the shadow of uncertain results”, OSW, 5.09.2025, https://www.osw.waw.pl/en/publikacje/osw-commentary/2025-09-05/eve-a-parliamentary-election-moldova-a-european-future-shadow?utm_source
[3] “Moldova”, Freedom House, https://freedomhouse.org/country/moldova/freedom-world/2025
[4] Ag.yukardaki dipnot; “Moldoca 2024”, THE AMNESTY INTERNATIONAL REPORT 2024/25, https://www.amnesty.org/en/location/europe-and-central-asia/eastern-europe-and-central-asia/moldova/report-moldova/?utm_source
[5] “Moldova’s parliamentary elections were competitive but campaign marred by cyberattacks, illegal funding and disinformation, international observers say”, OSCE, 25.09.2025, https://www.osce.org/odihr/598219?utm_source
[6] “Moldova’s economy grows by 1.1% in second quarter, boosted by construction”, Reuters, 30.09.2025, https://www.reuters.com/markets/europe/moldovas-economy-grows-by-11-second-quarter-boosted-by-construction-2025-09-30/?utm_source
[7] Bu bölümle ilgili kaynaklar: “Moldova Country Commercial Guide”, International Trade Administration, 8.03.2024, https://www.trade.gov/country-commercial-guides/moldova-energy ; “Moldova declares an energy emergency over fears of Russian gas cut-off”, Euro News, 13.12.2024, https://www.euronews.com/business/2024/12/13/moldova-declares-an-energy-emergency-over-fears-of-russian-gas-cut-off?utm_source ; “Moldova Is Fully Secured with Electricity Supply”,
https://www.energie.gov.md/en/content/moldova-fully-secured-electricity-supply?utm_source
[8] Bu bölümle ilgili kaynaklar: “Moldova”, Council of the EU, https://www.consilium.europa.eu/en/policies/moldova/?utm_source ; “European Commission says Moldova making steady progress on EU accession path”, EU Neighbours East, https://euneighbourseast.eu/news/latest-news/european-commission-says-moldova-making-steady-progress-on-eu-accession-path/?utm_source
[9] Bu bölümle ilgili kaynaklar: “Transnistria: stuck in the middle without EU”, Clingendael, https://www.clingendael.org/pub/2022/walking-the-tightrope-towards-the-eu/3-transnistria-stuck-in-the-middle-without-eu/?utm_source ; “Transnistria’s Art of Survival: Navigating the 2025 Gas Crisis”, SFS, 23.04.2025, https://gjia.georgetown.edu/2025/04/23/transnistrias-art-of-survival-navigating-the-2025-gas-crisis/?utm_source
[10] Bu bölüm için kaynaklar: Anna Napieralska, “Russian-Moldovan Relations after the Collapse of the Soviet Union”, West Virginia University, 2012, https://researchrepository.wvu.edu/cgi/viewcontent.cgi?article=1260&context=etd; “ In Odesa’s Shadows: What Is Russia’s Strategy in Moldova?”, Carnegie Endowment, 9.10.2024, https://carnegieendowment.org/research/2024/10/moldova-russia-strategy?lang=en&utm_source ; “Moldova’s pivot: How Chișinău cut economic ties with Moscow”, Emerging Europe, 4.12.2024, https://emerging-europe.com/best-practice/moldovas-pivot-how-chisinau-cut-economic-ties-with-moscow/?utm_source ; “Moldova: between EU opportunities and Russian threats”, Friends of Europe, 19.06.2025, https://www.friendsofeurope.org/insights/critical-thinking-moldova-between-eu-opportunities-and-russian-threats/?utm_source
- MOLDOVA’NIN YENİ YÖNÜ: AVRUPA ENTEGRASYONU, RUSYA ETKİSİ VE SİYASİ DÖNÜŞÜM - 11 Ekim 2025
- SIRBİSTAN’DA 10 AYDIR SÜREN SOKAK ÇATIŞMALARININ DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ - 30 Eylül 2025
- ENFLÂSYONUN İKİ KALESİ: ARJANTİN VE TÜRKİYE - 31 Ağustos 2025
- AZERBAYCAN ÖZELİNDE GÜNEY KAFKASYA VE BAKÜ’NÜN BATIYA DÖNÜŞÜMÜ - 28 Temmuz 2025
- VENEZUELA’NIN ÇÖKÜŞÜ VE HATIRLATTIKLARI - 9 Temmuz 2025
- AB VE BİRLEŞİK KRALLIK İÇİN YENİLENEN İŞ BİRLİĞİ: PRAGMATİK BREXİT - 21 Mayıs 2025
- MERKEZİ YÖNETİMLERE BORÇLANMA SINIRLAMASI: BORÇ FRENİ - 11 Mayıs 2025
- NÜKLEER GERÇEKTEN İKLİM KRİZİNE ÇARE Mİ? - 6 Nisan 2025
- 2025: TÜRKİYE EKONOMİSİNDE KARA BULUTLAR - 15 Şubat 2025
- TÜRKİYE EKONOMİSİNDE VE SOSYO-EKONOMİSİNDE GERÇEKLEŞEN 2024 - 23 Ocak 2025